..(Bu Yazıyı "OKU! Ve PAYLAŞ" ki insanlara faydan olsun!)
.
Uyan Ey Asil ve Necip Millet, Nefsine Dur De!
..
#BuÜlkedeGıdaTerörüVar dedik!
#BuÜlkedeElektromanyetikTerörVar dedik!
#BeyinKontrolüVar dedik!
#MangurtlaştırılmaVar dedik!!! Dedikte Dedik İşte!
Şimdi Ne Oldu Diyenlere; Dünya'nın en ünlü üniversitesi Harvard'da Genetik Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, 4 hastalığın savaştan bile beter olduğunu açıkladı.
Dünyaca ünlü bilim adamı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'den ürküten bilgiler geldi. Hotamışlıgil 4 hastalık saydı, sayamadıkları var... onlarda Beyaz Ölüm Kitabımızda... Allah'ın ilk emri "Oku!" Ya hani... Nasibi olanlar okumuştur..
.
Uyan Ey Asil ve Necip Millet, Nefsine Dur De!
..
#BuÜlkedeGıdaTerörüVar dedik!
#BuÜlkedeElektromanyetikTerörVar dedik!
#BeyinKontrolüVar dedik!
#MangurtlaştırılmaVar dedik!!! Dedikte Dedik İşte!
Şimdi Ne Oldu Diyenlere; Dünya'nın en ünlü üniversitesi Harvard'da Genetik Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, 4 hastalığın savaştan bile beter olduğunu açıkladı.
Dünyaca ünlü bilim adamı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'den ürküten bilgiler geldi. Hotamışlıgil 4 hastalık saydı, sayamadıkları var... onlarda Beyaz Ölüm Kitabımızda... Allah'ın ilk emri "Oku!" Ya hani... Nasibi olanlar okumuştur..
Prof. Hotamışlıgil DİYORKİ:
. Kalp,
. kanser,
. diyabet,
. obezite ve solunum hastalıkları.
. Kalp,
. kanser,
. diyabet,
. obezite ve solunum hastalıkları.
.
Hotalmışgil: "Bir sonraki nesilde bu hastalıklarda patlama olacak” dedi.
Türkiye için de uyarı yapan ünlü Profesör "Genetiğimiz çok uygun orada fokurdayan bir durum var" dedi. Bunun böyle olmasına sebep olanları zaten biliyorsunuz. Bu ülkenin genetik şifrelerini çözmek için, Taksim Meydanında ve ülkenin Cumhuriyet Meydanlarında "kan bankaları" kuruldu, şişelerde kan toplandı, belirli merkezlere gönderildi. İnsanlar, 45 günlük tavuklarla, ARI'sız ballarla, fruktoz ve Mısır şurubuyla, Marshall Yardımı(!)yla, süt tozuyla, beyaz unla, beyaz şeker ve tek mineralli Tuzla, bitkisel yağ(!)larla, hibrit, dölsüz tohumlarla, asitli içeceklerle, sanayiye kurban edilmiş gıdalarla, bozulmuş toprağın ürünleriyle, bulutların ve toprağın kimyasallara öldürülmesiyle, atom ve kimyasal savaşlarla dünyanın yarısının canına kastedenleri bilmeyen var mı... Yetmedi dünyanın çoğunu gerek sanal (internet üzerinden uyuşturucu etkili müzik vs), gerekse milyarlarca ranta dönüştürülen sentetik ve haşhaşi kimyalı zehirlerle mahvedenleri bilmiyor musunuz hala!
Harvard Üniversitesi Genetik ve Kompleks Hastalıklar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, genetik hastalıklar ve obezitenin insanlığın geleceğine tehdit eden en önemli sorun olduğunu söyledi. Peki.... GDO'lu gıda(!)ların, hamburgerlerin, tavukların, ilaçlı Et'lerin, meyve ve sebzelerin bu Necip milletin üzerinde oynanan oyunların olduğunu ve şu anda Televizyon ve gazetelerde "Gıda Teröristleri, Gıda Terörü" fikrini yerleştirenin ve "Sağlıklı Düşün, Seğlıklı Beslen, Sağlıklı Yaşa.." Diyenin, Kozmik Beden Temizliği Yapın Diyenin de Maranki Hoca olduğunu unutmayın. Birileri obezite var der, Maranki bunun çaresi budur, şudur der... Fark burada değil mi!
Prof. Hotamışlıgil diyor ki: "Böyle giderse önümüzdeki 25 yılda dünyadaki toplam milli gelirin en az yarısının bu hastalıkların tedavi için ayrılması gerekecek". Tamam! Maranki ve KOBİK Ekip bunu yirmi yıldır söylüyor! Biz görevimizi yapmaya çalışıyoruz. İş geçmeden bizi dinleyen ve nasibi olanlar faydalanıyor. Aklı olanlara da Allah'ın emirlerini hatırlatıyoruz. Allah'ın ilk emri "Oku!" Okumayanlara dü diyeceğimiz yok, herkes akıl denilen nimetin hesabını verecek... Vesselam...
BİLGİ KİRLİLİĞİ VAR DENİLİYOR!!

9. Danone Uluslararası Beslenme Ödülü'nü kazanan Prof. Hotamışlıgil, Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Vakfı'nın (SÜGAV) beslenme zirvesine katılmak için Türkiye'deydi. Hotamışlıgil Türkiye için de kritik uyarılar yaptı.
Hotamışlıgil, dünyadaki gelişmenin beslenme alanında olmadığını söyleyerek, "Günümüzde beslenme konusu, en fazla bilgi kirliliğinin olduğu alan." dedi. Evet beslenme alanında gelişme olup olmadığı ayrı bir husus ama, şu bir gerçek ki... besin sanayisi ve endüstrisi gelişti... Süt bile "Kalsiyum Zengini" sayıldı... Kanatlı protein... Dünyada en çok antibiyotiğin nasıl ve nerede kullanıldığını Beyaz Ölüm Kitabımızda yazmıştık...
Beslenme konusundaki mevcut bilgilerin sadece, 'şunu ye, bunu yeme' düzeyinde kaldığı tespitini yapan Hotamışlıgil, şöyle devam etti:
-"Oysa beslenme, hem sağlık hem hastalık için dünyadaki en önemli araçlardan biri. İçerisinde en çok çeşitlilik ve zenginlik bulunduran maddeler var gıdada ama biz bunun çok azını biliyoruz. Burada önemli bir fırsatı kaçırıyoruz. Genetik bilimi ile beslenme daha fazla temas etmeli." Diyor... Genetik beslenmeyle çoktan içiçe geçti, marketlerdeki yiyecek(!)lerin üzerine baktığınız zaman binlerce emülgatörün insan neslini beşyüz milyona indirmek için çoktan vazifesini yapmaya başladığını göreceksiniz... Görmek isteyenlere adresi verdik... Ve yine tekrarlıyoruz, Allah'ın ilk emri "Oku!" Diyoruz..

SAVAŞTAN BETER 4 HASTALIK, SADECE 4 MÜ?
Kalp, kanser, diyabet, solunum ve obeziteyi dünyayı tehdit eden en önemli sorun olarak nitelendiren Hotamışlıgil, bu meselenin savaş, küresel ısınma, açlık veya susuzluk kadar önemli olduğunu söyledi. Hotamışlıgil, şunları söyledi:
-"Bu kronik hastalıkları yok edebilmek için bütün dünya kaynaklarını tüketmek gerekiyor. Önümüzdeki 25 yılda bu hastalık-larla mücadele için dünyanın toplam gelirinin yüzde 50'si kadar bütçe ayırmak gerekecek.Böyle bir kaynak olmadığı için de, yüz milyonlarca insan hastalanacak ancak tedavi edilemeyecek."
TÜRKİYE'DE HASTALIKLAR PATLAYACAK
Türkiye'nin durumunu da değerlendiren Gökhan Hotamışlıgil, ülkedeki kronik hastalık ivmesinin çok hızlı arttığına işaret etti. Genç nüfusta bu riskin çok anlaşılamadığını vurgulayan Hotamışlıgil, Türkiye ile ilgili önemli uyarılar yaptı:
-"Tedbir alınmazsa bir sonraki nesilde obezite ve kronik hastalıklar patlayacak. Bizim genetiğimizde kalp hastalıkları, diabet ve obezite riski çok yüksek. Orada fokurdayan bir durum var."
Hotamışlıgil, "Aileden, devlete; sivil kuruluşlardan üniversitelere herkesin bu işin içinde olması gerekiyor. Önce hasta olunur sonra hastalık tedavi edilir zihniyeti var. Halk Sağlığı okulumuz yok. Kamu sağlığı kuruluşu yok. Bunlara doğru kayış olmalı" ifadesini kullandı.
KORUYUCU HEKİMLER KRİTİK
Kronik hastalıklarla mücadele için koruyucu ve önleyici hekimliği kitleye yaymaya ihtiyaç olduğunu vurgulayan Hotamışlıgil, bunun yolunun da doğru ve bilimsel beslenmeden geçtiğini ifade etti. Önümüzdeki 25 senede beslenme biliminde büyük dönüşü-me ihtiyaç olduğunu söyleyen Hotamışlıgil, "Beslenmede yeni bir çağ açmak şart" dedi.
GENLERİMİZ DEĞİŞTİ Mİ?

Kronik rahatsızlıkların normalde genetik yoluyla geçtiğini söyleyen Hotamışlıgil, şu bilgileri verdi: "Genlerimizle değişti mi diye düşünürken artık genlerin alışkanlıklardan etkilendiğini tespit ettik. Mesela genlerde olmasa bile kilo almış bir annenin çocuğunun kilolu olma ihtimali çok yüksek. İnsanın deneyimi bir sonraki nesle kodlanabiliyor. Bunu beslenmeyle çözmeye çalışıyoruz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder